Pazar, Aralık 10, 2006

İŞ RAYDAN ÇIKMIŞTIR, TADI KAÇMIŞTIR

Amaaaaan!
Tadı kaçtı herşeyin...
Milli Piyango biletleri internetten de satılacakmış...

Ne anlamı kaldı, yanımdan bir biletçi geçtiğinde ve ben biletçide kendi paranoyamdan kaynaklanan, bana karşı davetkar bir bakış sezdiğimde, işi gücü bırakıp, "İşte bu, o bilet olmalı!" diyerek peşine düşüp, illa ki ondan bilet almamın?...

Ne anlamı kaldı, biletçi elindeki tomarı iskambil kağıdı gibi pırrrr diye önümde çevirirken ve suratım onun yarattığı serinliği alırken, parmağımı arada bir yere sokarak bu küçük rüzgarı durdurup, elimin hemen altındaki bileti almamın?...

Ne anlamı kaldı, Türkiye'nin neresine gidersem gideyim, sanki o toprağın şansı bana geçecekmiş gibi, mutlaka oradan bir bilet almamın?...

Ne anlamı kaldı, çektiğim bileti cuzdanıma yerleştirirken, "Keşke yanındakini alsaydım, gözüm ilk ona takılmıştı" dememin?

Ne anlamı kaldı, biletçinin "hayırlı olsun" sözünün ardından "Çıkarsa seni unutmam, hakkını veririm, heh hüh" gibi iyi niyetli cümleler sarfettiğimde, biletçinin yüzündeki 'Biz çooook gördük böyle diyeni' ifadesinin?...

Bilet çekmek...
Biletçi...
Liste...
Ali Haydar...
Nimet Abla...
Yuvarlak bilet tablaları...
Çeyrekler sağda, yarımlar solda, tamlar ortada...
Biletçinin elinde de ayrı bir tomar. Pırrrrr!...

Hiç yorum yok: